
CHP-MHP’nin ortak Çatı Adayı Bahçeli ve Kılıçdaroğlu’nu hayal kırıklığına uğrattı.,
Oysa ne büyük ümitlerle adaylarını açıklamışlardı.
İhsanoğlu, muhafazakar kesime hitap edecekti ama evdeki hesap çarşıya uymadı.
İhsanoğlu ilk dakikada golü attı.
Gaf üstüne gaf yaparak Muhafazakarları bir kenara attı, yönünü Kemalist kesime çevirdi.
Kendini Kemalistlere kabul ettirmek için neler yapmadı ki!
Başörtüsüne gelenek mi demedi, Kayınpederi, namaz kıldığını hiç görmedim mi demedi,
Babasına mı ihanet etmedi, Anıtkabir’i ziyaret ederek söz mü vermedi, zafer işareti mi yapmadı, daha neler neler…
İhsanoğlu yetinmedi, İnönü’ye bile gitti.
Yine de Kemalist kesim Nuh diyor Peygamber demiyor yahu!
Eee ne yapsın Genel Başkanlar çözümü efsanelerde buldular.
Sahaya çıkarmadan adayı övgülerle yükseltmeyi planlıyorlar.
Nitekim geçmişte bu yolla seçimler kazanılmıştır.
94 yerel seçimlerin Saadettin Tantan’ı sahaya çıkarmadan Korkusuz Polis lakabıyla seçim kazanması,
Mansur Yavaş’ın Ankara’da saha çalışması yapmadan efsanelerle göklere çıkarılması ile oy oranını yükseltmesi gibi örnekler verebiliriz.
İhsanoğlu’nda da başka çare yokmuş gibi gözüküyor.
Çünkü bu adaylar halkın karşısına her çıktığında gaf üstüne gafı sıralıyorlar.
Oy toplama yerine dağıtıcı kisvesine büründükleri için de ne yapsın Bahçeli-Kılıçdaroğlu ikilisi pişman olsalar da adaylarının arkasında durmak zorundalar.
Nitekim dikkat ettiyseniz İhsanoğlu’nu destekleyen medya grubu ise nikah şahitliği,davet katılımları üzerinde sıcak ve samimi bir hava yaratmaya çalışıyorlar.
Çünkü ellerinde başka malzeme yok!
Muhafazakar yönünü ön plana çıkarsalar Laikçi kesimin ayağına basacaklar, Laikçi kesime yönelirlerse de büyük bir oy oranını bir kenara fırlatmış olacaklar.
Yukarı tükürseler bıyık, aşağı tükürseler sakal.
Bakın benden söylemesi, şimdiden Muhafakarların oyunu kaybettiniz zaten en iyisi mi siz sol cenahı tavlamaya çalışın.
Kılıçdaroğlu’da masasını toplama başlasın biran önce çünkü çok övdüğü aday seçimi kaybedeceği için partidekiler onu o koltukta barındırmayacaktır.
Baykal’daki hazırlık bunu göstermektedir.
Hadi bakalım Kemal Bey, vakit tamam!
Tak sepeti koluna herkes kendi yoluna…